Bir amir, emri altındaki işçilerden, memurlardan sorumlu olduğu halde, işini düzgün yapmayanlardan bihaber ise, yani haberdar değil ise, başını ellerinin arasına alıp, oturup bir düşünmesi lazım. Bir belediye başkanı, milletine çamur gibi suyu içiriyor, sokaklarda zabıtalar, avare avare gezer iken, vatandaşlar caddelere bırakılan dükkan mallarından, sağa sola çekilen arabalardan rahatsız oluyor, rahat yürüyemiyor ise o belediye başkanı başını ellerinin arasına koyup iyi bir düşünmesi lazım.
Bir müftü, bir cami görevlisinin beş vakit ezanın iki vaktini okuyup, üçünü okumadığından haberi olmadığı halde vaazlarda helal ve haramdan bahsediyorsa, başını ellerinin arasına alıp, oturup bir düşünmesi lazım.
Bir trafik görevlisi, caddelerde arabalar başkalarını rahatsız edecek şekilde gayri muntazam bir şekilde bırakıldığı halde görevini yapmıyor ise, helal para kazandığından bahsedemez ve başını ellerinin arasına koyup oturup iyi bir düşünmesi lazım.
Bir din görevlisi, camide milletin gözünün içine baka, baka 'Şu haramdır, bu haramdır' deyip, kendisi camide bir gün ezan okuyup, iki gün okumuyor, kendisi evde yatıp, ezanı merkezi sistem okuyor ise (günümüzde olduğu gibi) veya cumadan cumaya camiye geliyor, bir de aldığı maaşın helal olduğundan emin ise, başını ellerinin arasına koyup, oturup iyi bir düşünmesi lazım.
Bir devlet memuru, devletin verdiği namaz iznini kullanıp, "Namaz kılmaya gidiyorum" deyip, bir de kaytarmaya çalışıyor ise, başını ellerinin arasına koyup bir düşünmesi lazım.
Bir parti başkanı veya amir, bir yerlere işçi alınırken fakirin alınması icap ederken, zengini işe alıp, o fakiri boynu bükük bırakıyor ise, başını ellerinin arasına alıp, iyiden iyiye bir düşünmesi lazım.
Bir işveren gece gündüz çalıştırdığı işçisinin hakkını vermiyor, birde sigortasını yatırıyorum deyip yatırmıyor ise, başını ellerinin arasına koyup, oturup bir düşünmesi lazım.
Bir dükkan sahibi, mallarını sergilemek için sokaklara yayıp, oradan geçen vatandaşları rahatsız ediyor ise veyahut çürük malları veya bozuk malları sağlam diye satıyor ise, başını ellerinin arasına alıp oturup bir düşünmesi lazım.
Bu misalleri oldukça çoğaltabiliriz. Başımızı ellerimizin arasına almaya mecbur kalmadan önce, başımızı ellerimizin arasına alalım ki son pişmanlık ele geçmez. Sonra imkan elden kaçmış, kuş elden uçmuş olacaktır.
Allah'u Teala cümlemizi görevlerini hakkıyla yapanlardan ve herkesin hakkına, hukukuna riayet edenlerden eylesin.
Sayin ........ isimli arkafas .hoca efendi zabitadan bahsetmemiski zaten demek sendemi onlatdansi uzerine aliyon yazilanlari
Hoca efendi zabitadan bahsetmemiski sayin ........ zabita niye uzerine aliyorsun yoksa sendemi gorevini yapmiyorsun.
tebrikler hocam. Söylenmesi gereken bir çok şeyi bir çırpıda döküvermişsin kağıda..
Ne zamandan beri bir yere işçi alınırken liyakate ve hak edişe değilde zengin mi yada fakir mi diye bakılıyo bu nasıl anlayış
zabıta memurunun işi cadde üzerinde gezmektir sen neyin kafasındasın hocam sadece laf olsun karalama olsun diye bu yazı yazılmaz
Tebrikler hocam kaleme döktüğün gibi düşünebilecek insanlarin Türkelinde olmasi temennisi ile.
Ee turkeli gibi yerde muatehak adi turkeli ama turk parasinin adini bile anmio insanlar mutahitinden vatandasina hocasindan ogretmenine sanki avrupada bi ulkede yasiomuscasina herturlu ticarrtte yuksekten ucuyosa insanlar demekmi bazi gercekleri gozardi edio ilk once herkes kendi yanlisini gorup ceki duzen verecek igne cuvaldiz misali daha sonra yanlislar elestrilir uyarilir temizlik ilkonce kendi kapindan baslar musluklarindan camurlu su akan guzel memleketim kim hakkiyla yonetecek kim gorevini layikiyla yerine getirecekse makama mevkiye onun gelmesi dilegiyle saygilar