Öncelikle 21-08-2017 tarihinde başlayan ve 25-09-2017 tarihinde sona eren Mekke'de 30 gün, Medine'de 5 gün kaldığımız 35 günlük hac yolculuğumuzun hayırlara vesile olmasını ve eda ettiğimiz hac ibadetinin kabul olmasını, hacca gitmek isteyip de gidemeyenlerinde bir an önce gidebilmesini yüce Allah'tan niyaz ediyorum. Genellikle hac yolculuğumuz iyi geçmiştir. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın hizmetinden de memnun olduğumuzu belirtmek istiyorum. Özellikle yeme içmede olsun, otellerin temizlik, tertip ve düzeninde olsun, ulaşımında olsun hizmeti genellikle iyi idi. Tek hizmetin biraz noksan olduğu taraf, görevli imamların yetersiz olmaları idi.
Dünya Müslüman devletlerinden aldığım izlenimler ise genellikle Türkiye devletine olumlu bakmaları idi. Yanılgıya düştüğümüz durumlardan bazıları ise; mesela Pakistan, Afganistan Bangladeş, İran gibi devletlerin maalesef bizim eskiden beri öğrendiğimiz, bildiğimiz gibi olmamalarıdır. Endonezya, Malezya, Hindistan gibi devletlerin ise Türkiye hakkında çok iyi ve olumlu şeyler söylemeleri de beni ayrıca çok sevindirmiştir.
Bir İranlı emekli öğretmenle sohbet ettiğimde “kardeşiz” demesine rağmen, maalesef detayına girmek istemiyorum ama Türkiye hakkında hiç olumlu izlenimleri olmadığını öğrendim. Bu devletlerin Kabe'deki davranış özelliklerine gelecek olursak; özellikle Endonezya, Malezya, peşlerinden Türkiye diğer devletlere davranış ve duruşlarıyla Türkiye'deki doğuluların bazıları hariç hac nasıl yapılır dersi vermişlerdir.
Özellikle Endonezya ve Malezyalılar tavaf yaparken toplu olarak ve kimseyi incitmeden yapmaları, namaz vaktini beklerken dakikasını bile boş geçirmeden hemen Kur’an’ı Kerim’i ellerine almaları, yanına oturduğumuzda selam verdiğinde, "Türkiyeliyim" dediğinde, sanki gözlerinin içinin gülmesi, senden ayrılırken samimi bir şekilde seni kucaklamaları, seninle fotoğraf çekmeleri bizleri sevindiren ve mutluluk veren anılardı.
Diğer İranlılar, Nijeryalılar, Pakistanlılar ve Bangladeşliler ise, maalesef tavaf esnasında insanlara en çok eziyet eden, tavafta dakikaları itiş kakışla geçen, hiç sakınmadan vurup kırıp giden özelliklere sahip kişiler olarak akıllarımızda kalmıştır.
Son olarak Arabistandaki görevlilere gelecek olursak, bu sene ki hac esnasında tüm hacılara çok iyi davrandılar, ellerinden gelen samimiyeti ve kolaylığı gösterdiler. Özellikle onlara da teşekkürlerimi bir borç biliyorum.
bukadar güzel ve doğru. tespitlerin için teşekkür ederim biz insanlara her zaman kardeş gözü ile bakalım başkası bizi ilgilendirmez diyorum ama dilim varmıyo malesef biz insan oğlu böylez işte allah hidayet versin haccımızı kabul eylesin hacı. olarak kalabilmeyi nasip eylesin
Teşekkür ederiz, Güzel ve akıcı bir yazı olmuş devamı da olsaydı okurduk
Tesekkurler Muhterem hocam guzel tesbit guzel yazi.